Mersin’in merkez Yenişehir ilçesi Çiftlikköy Mahallesi’nde eşi 80 yaşındaki Nadide Ballı ile birlikte yaşayan 89 yaşındaki Adnan Ballı, yakalandığı korona virüs sürecinde üç defa vefattan döndü ve virüse karşı zafer kazandı.
İki sefer teneffüsü, bir sefer kalbi durdu
Adnan Ballı, 22 Aralık 2020 tarihinde korona virüse yakalandı. 23 Aralık’ta özel bir hastaneye yatırılarak tedavi altına alınan Adnan amcanın durumu berbata gidince 29 Aralık’ta ağır bakım servisine alındı. 7 Ocak 2021 tarihinde teneffüsü duran ve yine hayata döndürülerek entübe edilen Adnan amcanın 9 Ocak’ta bu kere kalbi durdu, yarım saatlik eforun akabinde tekrar hayata döndürüldü. 11 Ocak’ta tekrar teneffüsü duran ve üçüncü kere vefatı teğet geçen Adnan amca, 15 Ocak’ta entübeden çıkarıldı, 29 Ocak’ta da alkışlarla hastaneden taburcu oldu. Sıhhatine kavuşan Adnan Ballı, bugün artık meskeninde çocuklarının titiz bakımı ve hekiminin takibiyle yaşama tutunmanın memnunluğunu yaşıyor. Adnan amcanın en büyük kederi ise taburcu olmadan evvel hastanede kendisine hekim nezaretinde verilen acı haber oldu. Kendisinden iki gün sonra korona virüse yakalan eşi Nadide Ballı’nın 9 gün sonra hayata veda ettiğini öğrenen Adnan amca, hastalığın kendisine çok büyük bir acı verdiğini söyledi.
“Öbür tarafa gidip geldim. Güzel ki geldim”
Adnan Ballı, korona virüsü yenmesini ve hislerini meskeninde hasta yatağında İHA muhabirine anlattı. Dört çocuk babası Ballı, “Öbür tarafa gidip geldim. Âlâ ki geldim. Kısmet buymuş. İğne yapıldı, 3 bireyden bu virüs bende çıktı. Daha sonra 4 kişi birden yattık. Ve bu hastalık çok büyük bir acı verdi. Ne yapalım kısmet buymuş. İki sefer mevtten döndüm. Ondan sonra kendimi kaybettim. Ne olduğunu bilemedim. Artık çok uygunum, sıhhatim yerine geldi. Yalnız yaklaşık bir aydır hiç kıpırdamadan yattığım için halsiz düştüm. Artık toparlanmaya çalışıyorum. Hastanenin bütün işçisine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“İnanılmaz bir çabayla şu an kendi yatağında istirahat edebiliyor”
Hastane Başhekimi Dr. Ersoy Kuşçu ise Adnan Ballı’nın ailece bir Covid-19 olayı olduğunu söyledi. Adnan amcanın yaşından dolayı çok korktuklarını belirten Dr. Kuşçu, “Eşiyle bir arada mümkün olduğunca bulaştırmamaya çalışmışlar ancak en son raddede Adnan amcanın durumu biraz sıkışıktı. Adnan amcanın oğlu Tufan ağabey benim arkadaşım. Biz olabilecekleri evvelce varsayım ettik ve yaşından dolayı risk faktörü olduğu için ‘hastanede bir an evvel tedavisine başlayalım’ dedik. Güzel ki de o denli yapmışız. Çok badireler atlattı. Bir kez teneffüsü durdu, bir kere kalbi durdu geri geldi. Bu süreç yaklaşık bir ay sürdü. İnanılmaz bir uğraşla şu an kendi yatağında istirahat edebiliyor” sözlerini kullandı.
“Bize inanılmaz bir sürpriz yapıp hepsinden teğet geçti”
Adnan amcada akciğer tutulumunun çok fazla olduğunu, satürasyonlarının 68-70’lere kadar düştüğünü anlatan Kuşçu, “Erken ve önemli bir tedaviyle Allah’a şükür bu süreci atlattı. Adnan amcanın yaşı 89. Tufan ağabeyi birçok defa aradım ve ‘hazırlıklı ol, her an her şey olabilir’ dediğim günler oldu fakat bize, hastanedeki tüm çalışana, Mersin topluluğuna inanılmaz bir sürpriz yapıp hepsinden teğet geçti. Biraz külfetler çekti fakat sonuçta başardı. 89 yaşında olmasına karşın bugün de kendi yatağında sağlıcakla yatıyor. Bu şunu gösteriyor aslında; tabi ki Covid çok önemli bir pandemi lakin bizim deneyimlerimize nazaran, bir erken tedavi, iki virüs yoğunluğunu azaltmak, yani ‘Covid olabilirim’ deyip erken tespit ettirmek ve ilaçlara erken başlamak, üç hayata sarılmak; bu en kıymetli şey, moral ve motivasyon. Sonucu da Adnan amca işte. Adnan amcanın geçirilmiş akciğer enfeksiyonları vardı. Buna bağlı olarak da akciğeri biraz dertliydi. Süreci problemli atlatmasının sebebi de yaş ve akciğerin tahrip edilmiş olmasıydı lakin şu anda iyi” halinde konuştu.
“Ne üzüntüyü ne sevinci yaşayabildik”
Adnan amcanın oğlu Hasan Tufan Ballı da yaklaşık 45 günden bu yana ailelerinde 7 kişinin Covid-19’a yakalandığını söz etti. Ballı, “İki kız kardeşim, annem, babam, iki yeğenim, eniştem ve bunların 4’ü de ağır bakımlık oldu. Akciğerlerine indi. Bu süreçte annemin müspet çıkmasıyla kaybetmemiz 9 gün sürdü; zira annemde hem şeker hem tansiyon vardı. Annem kaldıramadı. Ancak babam bu hastalıktan kurtuldu. Ancak biz ne üzüntüyü ne sevinci yaşayabildik. En berbatı o. 45 günden bu yana ne yaptığımızı bilmeden hastane kapılarında bekledik. Babam şu an uygun. Hastaneden çıkardık ve konuta getirdik. Beslenmesi yapılıyor, iştahı yerinde; oksijen bedelleri olağan seviyede” dedi.
“İki sefer öldü, geri geldi”
Ballı, babasının yaşadığı süreçle ilgili hislerini ise şu cümlelerle paylaştı:
“İki sefer öldü, geri geldi. Anlatılmaz bir his. O kadar karışık ki, zira babanız bir yerde ve göremiyorsunuz, yanına gidemiyorsunuz lakin dışarıdan ona dayanak vermek, güç vermek istiyorsunuz. Babamın da hayatı seven, tutunan bir yapısı vardır. O yüzden de bize geri geldi.”
Kaynak: Haber7
